Pilot Temel

30 Ekim 2008 Perşembe

Kaptan Pilot Temel telsize var gucuyle bagiriyordu :
- Ula, sag motor bozuldu. Duseyrum, duseyrum.Meydey duseyrum. Kule duseyrum.
Kule hemen cevapladi :
- Mesaj anlasildi. Yerinizi bildirin, yerinizi bildirin.
Temel gayet ciddi :
- Pilot kabini, ondeki sol koltuk, pilot kabini, ondeki sol koltuk.

Bir Dakika

29 Ekim 2008 Çarşamba

Bir adam, tanrının doğasını anlamak istiyormuş ve ona sormuş; "Tanrım, bir milyon yıl senin için ne kadar bir süredir?" Tanrı şöyle cevaplamış; "Bir milyon yıl, benim için 1 dakika kadardır." Adam sormaya devam etmiş; "Peki tanrım, bir milyon dolar senin için ne kadardır?" Tanrı cevaplamış; "Bir milyon dolar benim için bir pennydir" Adam dayanamamış; "Tanrım bana bir penny verir misin? " demiş

Atmaması - Bitmemesi

28 Ekim 2008 Salı

Adamin biri doktora gitmis. kalbim çok atiyor demis Uzun bir muayeneden sonra doktor "Atmamasi lazim" demis. Adam dogru bir eczaneye gitmis ve "Atmamasi var mi" demis. Eczaci sasirarak :"Beyfendi Atmamasi bizde olmaz ,siz kösedeki veterinere gidin" demis. Adam 4 kutu atmamasini almis ve bir ay boyunca kullanmis. Sonuç mükemmel 4 ay sonra adamin kalp sikayetleri yeniden baslamis ve dogru veterinere gitmis ve 4 kutu daha atmamasi istemis. Veteriner "kusura bakmayin at mamasi ithalati artik yapilmiyor.Bizde de bitti" demis.
Adam telasla doktoruna gitmis ve "atmamasi bitmis" demis . Doktor da "bitmemesi lazim" demis...

Sarışın

27 Ekim 2008 Pazartesi

Adamin biri cok lux bi restorana girmi$.... yemegini ismarlami$ gelmesini beklerken bi bakmi$ yan masada sari$in, iri goguslu uzun bacakli bi fistik...... bi sure agzi 5 kari$ acik vaziyette baktiktan sonra dayanamami$ garsonu cagirmi$: "Yan masadaki $u nefis yaratigi goruyo musun..... ona en pahali $arabinizdan ismarlamak istiyorum" Boylece garson restorandaki en pahali $araptan 1 $i$eyi bizim fistiga goturmu$.... kadin bi $i$eye bakmi$ bi adama bakmi$ ve cantasindan bi kagit cikarip bi$iler yazmi$, adama goturmesi icin garsona vermi$.... garson kagidi adama vermi$ adam bi bakmi$ ki $oyle yaziyor: "Bayim, eger garajinizda son model bir BMW, banka hesabinizda 10 milyon $ ve bacaklarinizin arasinda da 20 cm.lik bi$eyiniz varsa gonderdiginiz $i$eyi zevkle kabul ederim....." Adam bunlari okuduktan sonra bi an durmu$, o da bi kagit cikarip bi$iler karalami$ ve garsona vermi$ "bayana gotur bunu" demi$...... garson notu goturmu$ sari$in afet kagidi acmi$ ve aynen $oyle yaziyor: "Sadece bilmeni istedim benim garajimda bir Ferrari Testarosa, bir BMW 850iL ve bir de Mercedes 560SEL var, banka hesabimda ise tam 30 milyon dolar......... ama senin gibi muhte$em bi kadin icin bile 3 cm. kestirmeye hic niyetim yok onun icin $I$EYI GERI GONDER...."

Mahkum

26 Ekim 2008 Pazar

Amerika'da, müebbet hapis cezasına çarptırılan bi adam, sabah akşam hapishaneden kaçmanın yollarını düşünüyomuş. Bi gün bahçede volta atarken gardiyanların bi tabutu cenaze arabasına yüklediğini görünce nihayet aylardır aradığı fikri oracıkta ulmuş. Burası büyük bi cezaevi olduğu için her hafta mutlaka 2-3 kişi Tanrı'nın rahmetine kavuşuyomuş. Mahkum, gardiyanlardan birine, cenaze olduğu bi gün tabuta konularak kaçırılması karşılığında epey yüklüce para teklif etmiş. Gardiyan korktuğundan başta biraz mızırdanmış ama sonra paranın cazibesine kapılıp kabul etmiş. Gardiyan adama, gece cenazelerin bekletildiği yerin anahtarından yaptırıp vermiş. İlk cenazede adam tabutun içine girecekmiş. Cenaze defnedildikten sonra da, gece gardiyan gelip adamı mezardan çıkaracakmış. Plan aynen uygulamaya konmuş. Kaçma ateşiyle yanıp kavrulan mahkum ölüye aldırmadan sıkış tepiş tabutun içine girmiş. Sabah da gardiyanlar tabutu cenaze arabasına yüklemişler ve mezarlığa götürüp laf olsun diye yapılan bir dini törenle gömmüşler. Mahkum tabutun içinde sabırsızlanarak gardiyanın gelip onu çıkarmasını bekliyomuş. Epey vakit geçtiği halde gelen giden olmayınca biraz biraz endişelenmeye başlamış. Bayağı bi zaman geçip de hala gelen olmayınca bizimki hafiften tırsmaya başlamış. "Acaba kendim çıkabilir miyim?" diyerek etrafı araştırmak istemiş. Cebinden zar zor çakmağını çıkarıp yakmış. Tabutun üstünü incelerken gözü bi an yanındaki ölüye takılmış. Ve o an donup kalmış! Yanındaki ceset anlaşmayı yaptığı gardiyanmış!

Çocuklardan Tanrı'ya Mektuplar

24 Ekim 2008 Cuma

Avrupa ve Amerika'da 2-9 yas çocuklara Tanri'ya iliskin düsüncelerini sormuslar. Dinsel egitimin bir parçasi olarak çocuklara "Tanri'ya bir mektup yazın ve duygularinizi isteklerinizi anlatin" demisler.
1) Sevgili Tanri, su andaki eksiklerimi yazıyorum: Yeni bir bisiklet, bir kimya seti, köpek, film makinesi, beyzbol eldiveni. Hepsini gönderemezsen birazı da olur.
Seni seven Eric --5 yasinda--
Not: Noel Baba'nin olmadigini biliyorum."

2) Canim canim Tanri, Astronotlari öyle yukari firlatip firfir döndürmelerinden ödüm kopuyor. N'olur onlarin bizim evin çatisina düsmelerine izin verme.
Dostun Norman --4.5 yasinda--

3) Sevgili Tanrim, Insanlarin ölmelerine izin verip yenilerini yapmak yerine neden elindekileri tutmuyorsun? Jane --6 yasinda--

4) Sevgili Tanri, Lütfen bana bir midilli gönder. Senden simdiye kadar hiçbir sey istemedim. Bunu da herhalde unutmazsin. Bruce --4 yasinda--

5) Sevgili Tanri, Babam çok aksi. Onu bu huyundan vazgeçirmeni istiyorum. Ama lütfen canini yakma. Sevgilerle. Martin --5 yasinda--

6) Sevgili Tanri, Bulutlardan biri yüzünü öyle korkunç yapti ki ödüm koptu. N'olur söyle ona bi' daha öyle yapmasin. Ellen --3 yaşında--

7) Sevgili Tanri, Sahiden var misin? Bazilari buna inanmıyor: Eger varsan gecikmeden bir seyler yapmanda fayda var. Harriet Ann --6 yasinda--

8) Sevgili Tanri, Eger hiç kimse bilmeyecekse iyi olmanin ne yarari var?
Mark --8 yasinda--
9) Tanri'cim, Üst kattakiler durmadan bagira çagira kavga ediyorlar. Bence yalnizca çok iyi arkadaslarin evlenmesine izin vermelisin.
Nan --5 yasinda--

10) Sevgili Tanrim, Ne diye bu kadar çok insan yarattin. Baska bir dünya daha yapip fazlaliklari oraya koyamaz misin? J.B. --7 yasinda--

11) Tanrim, Insanlara ruhlari her zaman dogru mu dagitiyorsun? Yanlis yapabilirsin. Audrey --8 yasinda--

12) Sevgili Tanri, Sen tuhaf ne yaparsan yap herkes hayran oluyor; ama ben ufacik bir saka bile yapsam yiyorum firçayi. Jodie --6.5 yasinda--

13) Sevgili Tanri, Bizi hiç merak etme çünkü bizimkiler çok dindar. Teddy --9 yasinda--

14) Sevgili Tanri, Bende senin disinda bütün liderlerin resmi var. Norman --6 yasinda--

15) Tanrim, Sisman olunca kimse senin arkadasin olmak istemiyor. Billy Jean --9 yasinda--

16) Sevgili Tanrim, Oglanlar kizlardan daha mi üstün? Biliyorum sen de onlardansin ama gene de dürüst olmaya çalis. Sylvia --5 yasinda--

17) Sevgili Tanri, Kitabini okudum ve begendim. Bütün o fikirler nereden geldi aklina? John --8 yasinda--

18) Sevgili Tanri, Zürafalarin görünümünü isteyerek mi böyle yaptin, yoksa yanlislikla mi oldu? Norman --4 yasinda--

19) Tanrim, Incil'de neden hiç karinin adi geçmiyor? Yoksa Incil'i yazarken daha evlenmemis miydiniz? Larry --6 yasinda--

20) Sevgili Tanrim, Tamam incil'de öbür yanagini çevir dedin biliyorum; ama kardesim gözüme vurunca ne yapacagim? Sevgiler, Teresa --5 yasinda--

21) Sevgili Tanri, Tanry oldugunu nasil bilebildin? Charlene --3 yasinda--

22) Sevgili Tanri, Senin yasina geldigimde tipki senin gibi olmak istiyorum. Tamam mi? Tommy --4 yasinda--

23) Sevgili Tanrim, Eger Tanri ben olsaydim bu kadar iyi olmazdim.Bunu aklindan çikarma.
Michelle --6 yasinda--

Denizkızı

22 Ekim 2008 Çarşamba

Uc denizci bir denizkizini kurtarir. Deniz kizi bunlara der ki "Biz efsane degiliz , iste goruyorsunuz ama sihirli yaratiklariz.
Siz hayatimi kurtardiniz. Bende sizin birer dileginizi gerceklestirecegim.
Dileyin benden ne dilerseniz?" Birinci denizci dilemis "Zekami 2 katina cikar !" "Hay hay" demis deniz kizi. Denizci bir anda japon malisonar Aletinin gercekte nasil calistigini anlamis, sadece resimlerine bakarak monte etmeye baslamis. Ikinci denizci atilmis "Benim zekami 3 katina cikar!"
"Olur" demis deniz kizi. O da bir anda gokyuzune bakarak dunyanin egiminde aslinda bir sapma olduguna dair formulu tersten ve latince kaleme almaya baslamis. Ucuncu denizci bagirmis "Benim zekami 10 katina cikar !"
"Yapamam " demis deniz kizi. "Yaparsin " demis denizci. "Hayir ne istedigini bilmiyorsun. Ne soyledigini de bilmiyorsun. Hersey degisecek ama her sey. Dunyayi bambaska bir gozle goreceksin. Eski yasaminla hicbir sekilde uzlasmayacak bir boyuta gececeksin. Bundan pisman olabilirsin.
Dilersen sana 1 milyon dolar vereyim, bundan vazgec" demis deniz kizi "Baska hicbir istegim yok, zekami 10 misli arttir!" demis denizci."Peki "demis deniz kizi ve ucuncu denizci BIR KADINA donusmus.....

Köyün Gençleri ve Temel

20 Ekim 2008 Pazartesi

Köyun gencleri Temel'e gelip:
- Temel amca, sen eski avcilardansin bize avlanmayi ogretir misin? demisler.Temel de onlari kiramamis ve hep birlikte ava cikmislar. Ormanda gezerken kucuk bir delik gormusler.Temel:
- Cocuklar habu gordugunuz tavsan deligidir.Silahi dogrultup bekleyeceksin tavsan cikti mi vurdun vurdun vuramadin gitti, demis.
Biraz beklemis ve tavsan ciktigi anda Temel onu halletmis.Biraz daha gitmisler, bu sefer ilk delikten daha buyuk bir delik gormusler.Temel:
- Aha bu da tilki deligidir.Silahi dogrultup bekleyeceksin tilki cikti mi vurdun vurdun vuramadin gitti, demis ve tilki cikinca onu da vurmus.
Biraz daha gitmisler bu sefer bir insan boyunda delik gormusler.Temel:
- Bu gordugunuzde ayi inidir.Silahi dogrultup bekleyeceksin, ayi cikti mi vurdun vurdun vuramadin gitti, demis ve daha oncekilerde oldugu gibi ayiyi da vurmus.
Biraz daha gittiklerinde, neredeyse 5 insan boyunda bir delikle karsilasmislar.Temel biraz cekinmis:
- Ula usaklar bu kadar yeter hadi geri donelim, demis.Gencler donmek istememis.Illaki buraya da bakalim demisler.Temel israrlara dayanamamis.
- Pekala herkes tufegini hazirlasin hep birlikte iceri girelim, demis. Hep birlikte dev gibi ine girmisler.Biraz sonra icerden silah sesleri gelmis.
Ertesi gun gazetelerde manset:
"Teroristler, Trabzon-Rize seferini yapan trene saldirdi!".

Temel ve Avukatı

19 Ekim 2008 Pazar

Bizim Temel, bir tv kanalinda yarismaya katilir.
Kazandigi parayi eksik verirler.
Temel sebebini sorar.
E, oyle vergi kesiyoruz" cevabini alir.
Bunun uzerine Temel, avukata basvurur. Avakut ona Televizyonu mahkemeye ver der.
Aradan zaman gecer avukat yolda Temeli gorur, ona sorar.
Ula televizyonu mahkemeye verdinmi ? Temel cevaplar.
Verdim ama ertesi cün keri ketirdim oni... Insan yine de televizyonsuz yapamayi!..

Heybeliada

18 Ekim 2008 Cumartesi

Delikanlı olgunca bir arkadaşına yalvarıyor abi nolursun zamparalık nasıl yapılır bana da öğret
Bak oğlum diyor diğeri.Akşam en son kalkan ada vapuruna bineceksin,heybeliada da ineceksin,orada eşini bekleyen birçok kadın görürsün, kocası gelenler birlikte giderler, kocası vapurdan çıkmayan birini gözüne kestirir beraber yemeğe gitmeyi teklif edersin. Eh ondan sonrası sana kalmış.
Delikanlı ogün son ada vapuruna binmiş vapurdaki sallantıdan uyuya kalmış,birde gözlerini açmış ki heybeliadayı geçip büyükadaya gelmişler Olsun ada değilmi birşey farketmez deyip vapurdan inmiş. gerçekten birkaç kadının kocası gelmemiş. Bizimki yaradana sığınıp birine yemeğe beraber çıkmalarını teklif etmiş. Kadın da Burası küçük bir yerdir herkes birbirini tanır buyüzden evime gidelim demiş.Bunlar yemekten sonra gerekli işleme başlamışlar on dakika sonra kapı paldır küldür açılmış ve kadının kocası girmiş. Karıcım geç kalınca bir motor tuttum geldim ve ben gelmeyince bana yapacağın bumuydu. Bu arada bizimkine dönmüş Ulan sana Heybeliada dedik,hergele, Büyükada mı dedik.

İdam Görevlisi Temel

17 Ekim 2008 Cuma

Temel, cezaevinde elektrikli sandalye gorevlisi.Mahkumun birini getiriyorlar.Temel adami sandalyeye oturtuyo bi guzel bagliyo, tam elektrigi verecek, tak! elektrikler gidiyo.Biraz sonra icerden mahkumun muthis bagirma sesleri geliyo.Yaklasik 15-20 dakkika herif icerde bagiriyo ve derken sesi kesiliyo.Temel disari cikiyo, arkadaslari soruyo:
- Nasil gecti, ne yaptin?
- Tam adama elektrik veriyodum ki cereyanlar kesildi.
- Peki adam niye o kadar bagirdi.
- Ne yapayim bu isler mumla cok zor oluyo.

Giysiler

Birgün Güzellik ve Çirkinlik bir deniz kıyısında karşılaştılar. Ve dediler, "Haydi, denize girelim"

Ve giysilerini çıkarıp sularda yüzdüler. Ve bir süre sonra, Çirkinlik kıyıya dönüp güzelliğin giysilerine büründü ve yoluna gitti.

Ve Güzellik denizden çıktı; kendi giysilerini bulamadı; ama çıplak olmak utandırıyordu onu; çaresiz Çirkinliğin giysilerine büründü. Ve yoluna devam etti Güzellik.

O gün bu gündür erkekler ve kadınlar onları birbirine karıştırır.

Ancak içlerinden Güzelliğin yüzünü önceden görmüş kimileri vardır ki, giysilerine bakmaksızın tanırlar onu. Ve yine Çirkinliğin yüzünü bilen kimileri vardır ki, giysi onu gözlerinden gizleyemez.

Martı ve Temel

13 Ekim 2008 Pazartesi

Temel arkadasi Cemal'le buyukadayi gezerken kafasina marti pislemis
- Kos Cemal, tuvalet kagidi cetir, demis Temel.
- Napacagusun, marti coktan ucti citti, demis Cemal.

Çoban ve Zengin Adam

10 Ekim 2008 Cuma

Çoban yol kenarinda koyunlarini otlatiyormus.
Tam o anda, yanina bir Cherokee Jeep yanasmis.
Brioni gömlek, Cerruti ayakkabilar giyen, Ray-Ban gözlüklü ve YSL kravatli
bir sürücü asagi inmis ve çobana sormus :
"Eger kaç tane koyunun oldugunu bilirsem bana
onlardan bir tanesini verir misin ?"
Çoban bir adama bir koyunlara bakmis tamam diye
cevap vermis. Genç adam arabasina park etmis, telefonunu bilgisayarina
baglamis, bir NASA sitesine girmis, GPS'ini kullanarak yeri taramis, bir
data base ve logaritma ile doldurulmus 60 excel tablosu açmis ve 150
sayfalik bir rapor basmis.Çobana dönmüs ve tam olarak 1586 adet koyunun var
demis.
Çoban dogru diye cevap vermis. Koyununu alabilirsin.
Genç adam koyunu almis ve jeep'inin arkasina koymus.
Bu sefer çoban genç adama dönmüs ve ;
"Eger ben senin isinin ne oldugunu bilirsem koyunumu geri verir misin ?"
diye sormus.
Adam "Evet neden olmasin" diye yanitlamis.
Çoban "Sen bir Arthur Andersen danismanisin" demis.
Genç adam "Nasil oldu da bildin" diye sormus.
Çoban "Çok basit" diye cevap vermis.
"Buraya çagrilmadan geldin bu bir.Ikincisi benim zaten bildigim bir seyi
bana söylemek için benden koyun aldin. Üçüncüsü yaptigim hiçbirseyden
anlamiyorsun çünkü köpegimi aldin."

Espiri Zamanı

5 Ekim 2008 Pazar

Doğu karadenizlilere persembe gunu espiri yapilmaz.Neden?
Çünkü, cuma namazinda gulmesinler diye!

Einstein ölürse...

1 Ekim 2008 Çarşamba

Gunun birinde Einstein vefat etmis. Oteki tarafta sorgu melekleri tarafindan sorguya cekilmis ve insanliga olan katkilarindan dolayi cennete gitmeye hak kazanmis. Einstein'i buyuk bir kapidan iceri buyuk bir bahceye getirmisler. Burasi cennetmis. Tripleks bir villa ve etrafi iceklerle kapli bir bahce vermisler. Einstein sevinmis ve oraya yaptigi icatlari tekrar gozden gecirme dusuncesiyle yerlesmis; yasamaya baslamis. Bir gece gec
saatlerde Einstein purosunu tutturmus ve kitap okurken kapisi calmis. Einstein merakla kapiya yonelmis. Kapiyi acinca karsisinda bir adam gormus.Adam demis ki ;
- Benim IQ um 180.
Einstein cok sevinmis ve hemen adama ;
-Gel iceri seninle astronomi, fizikotesi bilimler, felsefe konusuruz.
Einstein adami 7 gun 7 gece misafir etmis. Daha sonra adam mutlu bir sekilde ayrilmis.
Aradan belli zaman gecer ve yine bir aksam kapi calinir. Einsteinmerakla kapiyi acar. Yine bir adam. Adam der ki ;
-Benim IQ um 90.
Einstein onu da iceri alir ve der ki :
- Gel seninle siyaset ve gunluk konulardan konusalim.
Yine adam 7 gun 7 gece kalir ve ayrilir.
Aradan yine vakit gecer ve bir gece vakti kapi calinir. Yine bir adam kapiya gelir. Adam der ki :
-Benim IQ um 15.
Einstein adama bakar ve soyle der :
-Gel seninle futbol konusalim!