Siz de Yoktunuz?

29 Aralık 2007 Cumartesi

Öğretmen, tarih dersinde Hasan'a sordu :
-Bana yüzyıl önce olmayan birkaç şey söyle bakalım.
Hasan düşündü :
-Örneğin ben yoktum, dedi.Öğretmen güldü :
-Biliyorum senin olmadığını, dedi ve başka örnekler vermesini istedi.
-Örneğin siz de yoktunuz!

Öyleyse Neden Yediniz?

Küçük bir çocuk, hamile bir kadının karnına dokunarak :
-Ne var sizin karnınızda teyze, der.
Kadın :
-Çocuğum var evladım, diye cevap verir.
-Sizin çocuğunuz mu?
-Evet.
-Onu seviyor musunuz?
-Evet.
-Çok mu seviyorsunuz?
-Evet evladım.
-Öyleyse onu neden yediniz?

Niçin Çalışıyorlar...

Küçük Ali babasına sordu :
-Babacığım, insanlar niçin bu kadar çok çalışıyor?
-Ekmek parası için...diye karşılık verdi babası.
-Peki, öyleyse fırıncılar niçin çalışıyor?

Ne Zaman At Diyorlar

Birinci sınıf öğrencisi okuldan dönünce annesine :
-Bugün öğretmen bize atlardan söz etti.Ama ben atın ne olduğunu hala anlayamadım, dedi.
-Neden?diye sordu annesi.
-Öğretmen 'Atın yavrusuna tay, dişisine kısrak, erkeğine aygır derler, dedi.
-Bunda anlaşılmayacak ne var çocuğum?
-Peki anneciğim, ne zaman ata at diyorlar?

Ne Bilsin?

Yan yana iki villannın ilkokul birinci sınıfa giden biri kız, diğeri erkek iki çocuğu, kendi aralarında konuşuyorlardı :
-Büyüyünce benimle evlenirmisin?
-Hayır evlenmem!Bizim ailede akrabalar hep kendi aralarında evleniyorlar.Baksana, annem babamla evli, büyükannem, büyükbabamla ...Teyzemle eniştemle!...

Nasıl Öğrenmiş...

Küçük Mustafa ders çalışıyor, babası da köşesinde kahve içiyormuş.Bir aralık Mustafa sormuş :
-Baba, elektirik nedir?
-Elektirik?...Elektirik, şey!...Vallahi, ben de bilmiyorum oğlum.Ne kötü her gün görüp kullandığımız şey halbuki.
Mustafa boynunu bükmüş, tekrar çalışmaya koyulmuş.Bir zaman sonra tekrar seslenmiş :
-Baba!
-Ne var oğlum?
-Gök gürültüsü neden olur?
-Gök gürültüsü mü?Şey!Gök gürültüsü...Doğrusu ben de bilmiyorum...
Çocuk tekrar çalışmaya başlamış çaresiz.Biraz sonra tekrar seslenmiş :
-Baba!
Ardını getirmediği için babası merak etmiş :
-Ne vardı oğlum, birşey mi soracaktın?
-Hiç! deyip, boynunu bükmek zorunda kalmış çocuk.Babası devam etmiş konuşmaya :
-Söyle bakalım, ne soracaktın?.
-Yoo...Öyle pısırıklık etme, sor oğlum, sor!Ben hayatta bütün öğrendiklerimi sora sora öğrendim.

Matematik Dersinde...

Öğretmen hayvanlardan söz ederken Nizami'ye bir soru sormuş :
-Dört ayaklı hayvanlardan birkaçının adını söylermisin?
Nizami çok kısa bir süre düşünmüş ve cevap vermeye başlamış :
-Bir at, bir kedi, bir köpek, iki tavuk...
Öğretmen sözünü kesmiş :
-İki tavuk mu dedin?Ne ilgisi var konumuzla?
-Nizami cevap vermiş :
-İki tavuğun dört ayağı yok mu?

Bir Şans Daha Ver

26 Aralık 2007 Çarşamba

Öğretmen Temele kafayı takmış.İlla sınıfta bırakacakmış çocuğu diye millet dedikodu yapmış.Öğretmende halkın önünde Temeli sınav yapmaya karar vermiş.Stadta millet toplanmış.Ve öğretmen megafonla Temele sormuş :
-Yedi kere yedi kaçtır?
-Kırk tokuz demiş, Temel.
Bir saniye sonra staddakiler ayağa kalkıp hep bir ağızdan :
-Pi sanş taha ver, pi sanş taha ver, diye bağırmışlar.

Bıyık 2

Lazistan'ı gezmekte olan turist :
-Allah Allah, burada herkesin bıyığı var, demiş.
Temel, burnuna dikkat çekerek :
-Piz önemli ve değerli şeylerin altini çizeruz.

Bıyık

Temel ile Dursun iki tane at almışlar. Fakat devamlı karıştırıyorlarmış. Hangisi kimin atı belli değil. O yüzden Temel'in aklına parlak bir fikir gelmiş ve atın bir tanesinin kuyruğunu kesmiş. Dursun'un ona inat o da diğer atın kuyruğunu kesmiş. Temel bu sefer atın bir tanesine boya ile işaret koymus. Dursun'da ona inat aynı yere aynı boya ile diğer ata işaret koymuş. Bakmış ki böyle de olmuyor. Temel Dursun'a :
-Ha Tursun bak bu böyle olmayacak Beyaz at benimki, siyah at da seninki olsun, demiş.

Akşam Serinliğinde

Bir mecliste konuşulurken,
Amerikalı :
-Biz Mars'a gideceğiz, demiş.
Alman :
-Biz yakıtsız giden otomobil üreteceğiz, demiş.
Fransız :
-Atom bombasını etkisiz hale getirecek projelerimiz var, demiş.
Bizim Karadenizli de onlardan geri kalmamak için :
-Biz de güneşe gideceğiz, demiş.
-Güneşe gidemezsiniz, demişler. Güneş yakar.
Karadenizli gülümsemiş :
-O kadar da enayi değiliz, tabi, demiş. Akşam serinliğinde gideceğiz.

Asmak

Dursun evinden çıktığında birde bakar ki komşusu Temel kendini belinden ağaca asmış halde duruyor.Hemen gidip ipi ağaçtan çözer.Komşusunu ağaçtan indirdikten sonra merakla sorar :
-Ha sen ne yapayudun öyle?
-Hiç kendimi asaydum...
-Ha uşağum, penum pildiğum insan poynundan asılayi.
Temel üzgün ve çaresiz bir halde komşusu Dursun'a baktıktan sonra cevap verir :
-Ben de öyle yapmişudum.Ama ipu poynima pağladığum zaman bi türlü nefes alamayrum.

BİZ NE DEDİK

Temel bir gün hakimin karşısına çıkartılır.
Hakim Temel'e sorar :
-Evladim senin adın ne bakim?
Temel :
-Adım "Temel", fakat "Z" si yok.
Hakim biran düşünür ve Temel'e dönerek der :
-Evladım, "Temel"de "Z" yok ki!
Temel hemen cevabı yapıştırır :
-Eeeee, biz ne deduk hakim bey?

Çeşitli Komik Karikatürler

22 Aralık 2007 Cumartesi

Çeşitli Karikatürler

21 Aralık 2007 Cuma

Karışık Komik Karikatürler

19 Aralık 2007 Çarşamba

Kadının Biri

16 Aralık 2007 Pazar

...arabada gidiyormuş hamile kalmış neden?
Vites boşalmış
...bir şey düşünmüş hamile kalmış neden?
Vazgeçmiş
...kitap okuyormuş hamile kalmış neden?
Satır atlamış
...yolda yürüyormuş hamile kalmış neden?
Yol düzmüş
...misafirliğe gitmiş hamile kalmış neden?
Kapıya kadar geçirmişler
...parkta gökyüzünü seyrediyormuş hamile kalmış neden?
Yıldız kaymış
...evde oturuyormuş hamile kalmış neden?
Yalnızlık koymuş
...otobüste gidiyormuş hamile kalmış neden?
Otobüs boşalmış
...hastaneye gitmiş hamile kalmış neden?
Kan vermiş
...Coca-Cola içmiş hamile kalmış neden?
Coca-Cola cana can katar
ulku.yilmaz@

İki Sağır

Iki sagir evlenirler. Evliligin ilk haftasinda, birbirlerinin isaretlerini göremedikleri ve agizlarini okuyamadiklari için, yatak odasinda isik yakmadan anlasamadiklarini fark ederler. Birkaç gecelik bos çabalamalar ve bol bol yanlis anlasma sonunda, kadinin aklina bir yol gelir.
"Hayatim, neden kendimize bazi basit isaretler belirlemiyoruz? Mesela gece, eger benle seks yapmak istiyorsan, sol gögsümü bir kere avuçla. Eger seks yapmak istemezsen de sag gögsümü iki kez avuçlarsin."
Kocasi, karisinin buldugu yola bayilir ve harika bir fikir oldugunu düsünür. Karisina döner, "Tamam" der ve ekler:
"O zaman eger sen de benle seks yapmak istersen, uzan penisimi tut ve bir kez çek. Eger canin seks yapmak istemiyorsa, o zaman penisimi 250 kez çekersin."
ulku.yilmaz@

İnat

Bir kahvede oturmus inatçilik üzerine konusuyorlarmis Biri 'ben çok
inatçiyimdir demis 'Dün gece geç saatte eve geldim. kapiyi çaldim
Karim
'Kim o?' diye seslendi. O saatte benden baska birinin bizim kapiyi
çalmasina imkan olmadigini ve bunu karimin da bildigini düsünerek hiç
cevap vermeden kapiyi yine çaldim. O yine 'Kim o?' diye sordu. Ben
yine
cevap vermeden kapiyi çalmaya o da 'Kim o?' diye sormaya devam etti.
Böylelikle sabah? ettik.Ya iste ben böyle inatçiyim.>
Baska biri 'Senin inadin da inat miymis diye lafa baslayip devam
etmis 'Ben dün disim agridigi için bizim disçiye gittim. Adam 'Hangi
disin agriyor?'
diye sordu. Ben de 'Disçi sensin bul bakalim' dedim. O'da teker teker
bütün dislerimi çekti ama aslinda hangi disimin agrdigini söylemedim'
Üçüncü adam 'Sizinkilere inat denmez, bir de beni dinleyin'demis
Evlendim.
gece karim 'Ne olur bu gece bana dokunma!' dedi. Ben de kizdim ve
inat ettim tam 18 senedir karima el sürmedim' diye devam etmis.

Kahvede oturanlardan biri 'Peki kardesim, senin koca, koca üç
çocugun var. Sen karina hiç el sürmedi isen bunlar nerden geldi?' diye
sormus adam da
'Ben de merak ediyorum ama inat diil mi hayatta sormam demis.
ulku.yilmaz@

FBI

FBI eleman alacaktır. Gazeteye ilan verilir, bir gun sonra uç kisi
basvuruda bulunur. ilk adam odaya alınarak "karını seviyor musun?" diye
sorulur. Adam "evet efendim" der. "Peki, ulkeni seviyor musun?" deyince
adam yine "evet" diye cevap verir.
FBI gorevlisi "peki o zaman, sana bir sürprizimiz var, karını buraya
getirdik yan odada su anda kendisi. Al su silahı karını oldur bakalım"
deyince adam silahı alarak diger odaya girer. Birkac saniye sonra geri
doner, kravatı gevsemis ve terlemistir.
Yapamayacagını soyleyerek oradan ayrılır.
Sıra ikinci adama gelir ona da aynı seyleri soylerler o da yapamayacagını
soyler ve oradan cıkar gider.
Son olarak sıra Temel'e gelir. Ona da aynı seyler söylenir ve Temel iceri
girer. Bir-iki saniye sonra bam bam bam bam bam diye silah sesleri ve hem
arkasından buyuk bir sangırtı ile cam kırılması sesi duyulur.
Temel geri doner biraz terlemistir. FBI gorevlisi sorar:
- Noldu?
- Bana verdiginiz tabanca kurusıkı cıktı. O yuzden Fadime'yi pencereden
asağı atmak zorunda kaldım!...
nevra82@

Politikacılar...

Politikacı bir grup, otobüs ile bir seminere katılmak üzere yola koyulur.
Yolda otobüs şoförü bir kaza yapar ve bir çifçinin arsasının hemen yanında
devrilir.
Bunu gören çifçimiz, büyük bir çukur kazar ve tüm politikacıları oraya
gömer.
Bir kaç gün sonra, o civardan geçen bir polis, kaza yapmış otobüsü görür,
çifçiye de politikacıların nerede olduğunu sorar.
- Hepsini gömdüm der çifçi.
- Peki hepsi ölmüş müydü ?
- Valla abi, bazıları ölmediklerini söylüyorlardı, ama bilirisin ne kadar
yalancı olduklarını bu politikacıların !!!
nevra82@

Kaç Etsin...

Bir matematikçi, bir muhasebeci ve bir ekonomist aynı işe baş vururlar.
Görüşmeci matematikçiye sorar:
- "iki kere iki kaç eder?".
Matematikçi cevap verir:
- "Dört!".
Görüşmeci sorar:
- "Kesin dört mü?
Matematikçi kendinden emin cevaplar:
- "Evet, kesin dört!"
Matematikçi çıkar ve ekonomist odaya girer. Bu sefer görüşmeci aynı soruyu
ekonomiste yöneltir. Ekonomist yanıtlar:
- "Ortalama dört eder, yüzde 10 aşağya veya yukari oynayabilir, ama
ortalama dört eder!".
Ekonomistte de çıkar, muhasebeci odaya girer, aynı soru ona da sorulur.
Muhasebeci ayağa kalkar, kapıyı kilitler, panjurları indirir ve görüşmeciye
yaklaşarak sorar:
- "Kaç etsin istersiniz?
nevra82@

Jim ile Mary

Jim ile Mary akil hastanesinde iki hastadir. Birgun hastanenin yuzme havuzunun etrafinda dolasirken Jim aniden suya atlayip en dibe batar.
Bunu goren Mary hemen ardindan atlar ve dibe kadar yuzup Jim'i kurtarir. Tabii Mary'nin bu kahramanca davranisi hastanede olay olur. Bunu duyan bashekim de Mary'nin artik iyilestigini dusunup, hastaneden derhal taburcu edilmesi
emrini verir. Islemler yapilir, belgeler cikartilir, Bashekim ayni gun Mary'nin yanina gider:
-Mary, sana bir iyi bir de kotu haberim var. Iyi haberim, yaptigin kahramanca davranistan oturu anladik ki akli dengen tamamen yerinde ve boylece hastanemizden taburcu oluyorsun. Kotu habere gelince, kurtardigin hasta, Jim, intihar etmis. Az once odasinin banyosunda kendisini asmis bulundu.
Mary gayet sakin yanit verir:
-O intihar falan etmedi ki. Ben onu astim kurusun diye.

midnightblue_a@